25 Mart 2009 Çarşamba

Suyun altındaki gerçekler...


Bioshock ne oyunda yaa. İnanılmaz atmosferinden mi bahsetsem, yoksa müthiş görsellerinden mi?

Çizgisel, kendini tekrar ediyor, bayıyor vs.... gibi yorumlar yapıldı ilk oyun için. Tabii ki, güzel yorumlar hayli fazlaydı. Kim ne derse desin, en iyi FPS'lerden bir tanesi de Bioshock artık. Kendim indirmeyi beceremeyince, para verip demosunu indirtmiştim. Cd'si hala duruyor. Demosunu bu denli merak ettiğim nadir oyunlardan biriydi bayoşak.

Hayır efendim bayoşak'ta maltipilayer olmaz. Neden olsun yahu, akıl var nizam var, atmosfer kurgusu "yalnızlık" üzerine inşa edilmiş bir yapımda fink atan bir sürü oyuncu görmek çok saçma. Ha Co-op olabilse iyi olabilirdi, ama onu da yetkililer istemiyor belli ki.

Açıkçası Bioshock 2 için beklentim, su üstünde, daha doğrusu sudan yoksun bir çölde kurulmuş ve eşi görülmemiş yaşam alanlarıydı. Tıpkı ilk oyunda olduğu gibi. Fakat kural değişmedi ve yine su altı ütopyasındayız... (yani olacağız yakın zamanda)

Baktığımızda oyunlar için preview (ön inceleme) yazıları, 10-15 sayfayı dahi bulabiliyorken, inceleme yazıları ortalama 2-3 sayfayı geçmez. Preview vakti, oyun piyasada olamayacağından merak eden oyuncular, bu yazıları sıkılmadan okuyabilir, ama piyasaya çıkmış bir oyun için bu denli uzun yazılar, oyuncuyu sıkabiliyor. Elinde oyun var çünkü, o kadar yazıyı okuyacağına girer oyunda kendisi görür herşeyi. Buna neden değiniyorum... Çünkü, her oyunda bu tip yazılar yazılması doğru olmaz ama, bazı oyunlarda bunu yapmak gerekiyor.

Bioshock da kesinlikle bunlardan bir tanesi. Sayfalarca bahsedilmeli, sayısız bilgi açıklanmalı bu oyun için, ama görüyoruz ki, şuan sadece Gameinformer dergisinde yer verilmiş bu sayfalara. Kim bilir, belki yakın bir zamanda Merlin'de de yer verilir. Bakalım...